Aşı Uygulamalarında Yağ Bazlı Adjuvant Kullanımı

Adjuvan uygulaması için emülsiyonların tasarımı birkaç parametre içerir. Emülsiyon bileşenlerinin doğası ve miktarı, yalnızca nihai ürünlerin fiziksel ve kimyasal stabilitesi üzerinde değil, aynı zamanda bağışıklık tepkisi ve aşılamadan sonraki advers reaksiyonlar üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. Emülsiyon için yağ seçimi de dikkate alınmalıdır. Birkaç çalışma, zayıf metabolize edilmiş mineral yağın, bitki türevli yağlara kıyasla aşı formülasyonunda üstün etkinliğe sahip olduğunu göstermektedir. Ek olarak, aşırı miktarlardan kaçınarak stabil bir emülsiyon üretmek için uygun yüzey aktif madde konsantrasyonu belirlenmelidir. Emülsiyonlarda yüksek konsantrasyonlarda yüzey aktif maddelerle aşılamadan sonra advers reaksiyonlar bildirilmiştir.

Emülsiyon damlacıklarının boyutu ile bağışıklık tepkilerinin kalitesi ve miktarı arasındaki ilişkideki yetersiz bilgi, emülsiyon bazlı adjuvanların rasyonel tasarımı için önemli bir sınırlayıcı faktördür. Yakın zamanda, bir çalışma, 160 nm damlacık boyutuna sahip emülsiyonların, farelerde, 20 nm damlacık çapına sahip emülsiyonlardan önemli ölçüde daha yüksek antikor tepkileri ürettiğini göstermiştir. Bununla birlikte, başka bir rapor, 10-200 nm boyut aralığındaki partiküllerin daha hızlı hareket edip lenfatik sisteme girebileceğini ve bağışıklık hücrelerini daha verimli bir şekilde hedefleyebileceğini tahmin ediyor.